YouVizyon

Bu videou izlediğim zaman gerçekten bir şeylerin farkına varıp kendimi düzelttim ve daha fazla çalışmaya karar verdim.İşte o video:

Biz bu topraklarda kurduk 'Cumhuriyet 'i Ailesini,yarini,yarini silenleri unutma! Arkasına bakmadan düşmana hücum edenleri, Ocaklarımız tütsün diye cumhuriyet diyenleri, Susmayacak ezanların inmeyecek bayrakların hatrına unutma unuttruma Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün izlerini. Evet bu cumhuriyeti kurmak için kanını ,canını veren atalarımız için bizlerde bu VATAN için okuyalım çalışalım ve Ülkemizi her zaman,her yerde en iyi olaylarla hatırlatalım.Bu bayrağı dalgalandıralım.NİCE 93 SENELERE!      29 EKİM CUMHURİYET BAYRMIMIZ KUTLU OLSUN!                                              

Kim ki, düşünmeyi ve kendi olmayı bir kenara bırakıp, kendini bir başka insana koşulsuz teslim ederse, beynini çöpe atmış demektir. Yani, Allah’ın ona verdiği aklı ve beyni kullanmayı reddetmiş, tüm iradesini başka bir insana bırakmış ve bir nevi O’na şirk koşmuştur. Hani “ özgürlük ” denir ya hep… kimisi özgürlük için canını verir kimisi de tutsaklığı tercih eder ve kölelik için ruhunu satar. Günümüzde tanımı o kadar çok yozlaşmış bir kelime ki özgürlük, artık ne anlama geldiğini dönemin şartları belirler olmuş. Mesela bugünkü tanımı şöyle yapılabilir aşağı yukarı; güçlü insanların, zayıf ve fakir insanların elinde son kalan kırıntıları da alma haklarının olduğu şeklinde ifade edilebilir. Eğer ki elinde kalan tek şey özgürlük hakkınsa, bunun için direnç göstermemektense ve savaşmamaktansa, aşılmaz gibi görünen duvarların önünde köpekçe yaşamayı tercih etmek kısmını anlayabilmek mümkün değil benim için. Buradan bunu söylemek kolay tabi… klavyeyi bulunca delikanlılık yapayım dedim! Emp

Eğer bir yazarsanız,bu alanının en büyük ödülünü,Nobel'i kazanmayı hayal edersiniz.Gabriel Garcia Marquez ,Toni Morrison ,Nadin Gordimer Octavia Paz gibi kalemlerin gücü onaylanmış,dünyanın dört bir yanında milyonlarca okur kitlesi bulunan yazarların arasında yer almak yaşanılabilecek gururların en büyüğü hiç kuşkusuz.Üstelik böylesi bir zafer sadece sizi değil,doğup büyüdüğünüz ülkedeki herkesi etkiler.Tıpkı,Orhan Pamuk'un 2006 yılında Nobel Edebiyat Ödülü kazanarak tüm edebiyatseverleri mutlu ettiği gibi...Nobel'i kazanan ilk Türk yazar unvanlı Pamuk,bu ödüle 54 yaşındayken kavuştu ve bu kadar genç yaşya ödül alan ikinci kişi olarak Nobel tarihine geçti.Pamuk, Nobel kadar büyük olmasa da ödüle yabancı bir yazar değil aslında.İlk kitabı 'Cevdet Bey ve Oğulları',hem Orhan Kemal hem de Milliyet Roman ödülleriyle taçlandırılan yazarın,ikinci kitabı 'Sessiz Ev' Fransızca çevirisiyle Prix de la Decouverte Europeene'i kazandı.Uluslararası alanda 'Beyaz Ka